Adam Gibi Adam Nikola Tesla ve Üç kağıtçı Thomas Edison’un Hikayesi!

Bundan yaklaşık 150 yıl öncesine kadar yani dünyada henüz aydınlatmanın mumlar ve gaz lambalarıyla yapıldığı dönemlerde birileri ampulün icadı üzerine çalışıyordu. Aklınıza hemen ampulün mucidi olarak Thomas Edison gelebilir fakat ampulü ilk icat eden Edison değildir. Edison, ampulün kullanımını daha iyi hale getirmiş ve patent altına almıştır. İlk elektrikli ampul, İngiltere’de Humphry Davy tarafından icat edilmişti. Ancak bu ampullerin kullanım ömrü oldukça kısaydı.

Asıl hikayeyse Edison ve Tesla’nın karşılaşmasıyla başladı. Edison pek çok buluşu olan başarılı bir mucit ve aynı zamanda da iyi bir iş adamıydı. Fakat o dönemde Amerikalı her ticaret adamının yaptığı gibi Edison da biraz fırsatçılık peşindeydi.

Buluşların üst üste geldiği telefondan telgrafa, fotoğraf makinesinden ampule kadar icatların su gibi aktığı o yıllarda kendisi de asistanlarıyla birlikte lüzumlu lüzumsuz sürekli yeni buluşlar yapıyor ve bunları kendi adına patent altına alıp tabiri caizse köşeyi dönüyordu. Nikola Tesla’ysa Sırp asıllı bi Amerikan vatandaşıydı. Amerika’ya geldiği ilk yıllarda kafasında pek çok farklı fikir kıvılcımları olmasına rağmen geçimini sağlayabilmek için uzun süre fabrikalarda orada burada ufak işlerde çalışmış ve sonunda kendisine küçük bir laboratuvar kurabilmişti. Zehir gibi bir delikanlı ama parası yok işte napsın… Tesla bunlarla uğraşırken Edison da daha önce Humphry Davy tarafından icat edilen ama zayıf ışıklı ampulü geliştirmek için uğraşıyordu ve sonunda doğru akım ile çalışan ampulleri icat etti.

Edison’dan önce Amerika’daki evlerde ampul yoktu. Tabiri caizse Edison, doğru akımla çalışan bu ampul işinden büyük para vurmaya başlamıştı. Edison ve Tesla ikilisi işte tam da bu süreçte tanıştı. Edison gibi büyük bir mucit ile tanışması ve gençliğinin verdiği heyecan ile Tesla kendi teorisinden yani alternatif akımla çalışan ampullerden Edison’a bahsetti. Garibim Tesla bilmiyor ki Edison nasıl bir kurnaz… Edison, Tesla’nın anlattığı alternatif akımın kendi işlerine zarar verebileceğini anladı. Çünkü Tesla, düşük maliyetle daha kaliteli bir aydınlatma sağlayabileceğini söylüyordu. Edison, Tesla’nın anlattığı bu alternatif akım fikrini küçümseyerek “sen bu teorilerle uğraşarak vakit kaybediyorsun” dedi. Tesla’ya bir iş teklif etti ve kendisiyle birlikte çalışmasını istedi. Tesla fikirlerinin küçümsenmesine rağmen işi kabul etmek zorunda kaldı çünkü çalışmalarını sürdürebilmek için para kazanması gerekiyordu. O yıllarda Edison’un ürettiği ampuller, elektrik santrallerinin çok yakınında olsa bile çok az ışık veriyor ve kısa sürede patlıyordu. Maliyeti de oldukça yüksekti kısaca dandik ampuller satıyordu. Bunu düzeltmek ve kaliteyi arttırmak için çalışıyor ama bir türlü ampullerin daha iyi yanmasını sağlayamıyordu. Edison, bu işi çözme görevini artık yanında çalışmaya başlayan Tesla’ya verdi ve eğer aydınlatma konusunda daha iyi sonuç alabilirse ona fazladan 50.000 dolar para ödeyeceğini söyledi. Tesla, doğru akımın ampul için verimsiz ve yetersiz olduğunu bilse de istemeye istemeye ışığın kalitesini ve ampulun dayanıklılığını bir miktar daha arttırdı. Ancak iş bittiğinde Edison vaatte bulunduğu parayı Tesla’ya bir türlü ödemedi. Kendisinden parasını isteyen genç Tesla’ya “Amerikaya hoş geldin tam bir Amerikalı olduğunda böyle şakaları ciddiye almaman gerektiğini öğreneceksin dedi.” Zaten fikirlerini küçümseyen Edison ile çalışmak istemeyen Tesla derhal istifa etti ve kendi kurduğu laboratuvarında çalışmalarına devam ederek kendi teorisi olan Alternatif Akımı geliştirdi.

Bundan sonrasında ise Edison’la aralarında büyük bir rekabet başladı. Edison gibi güçlü bir iş adamının karşısında durmak çok kolay değildi ve her alanda önüne engeller çıkıyordu. Tek başına zorlanacağını anlayan Tesla, geliştirdiği alternatif akım üreteçleri, transformatörleri ve motorlarına ilişkin buluşlarının patentlerini 1885 yılında o dönemin en büyük yatırımcılarından biri olan George Westinghouse’a kazancına ortak olmak koşuluyla sattı. Böylece Westinghouse ve Tesla birlikte hareket ederek, doğru akım sistemlerinde ısrar eden Edison’a karşı güçlü bir rakip oldu. Bu rekabet kısa sürede büyük bir ticari savaşa dönüştü; hatta bu dönem “Akım Savaşları” olarak anılır oldu. Uzun süren bu ticari savaşın sonun da ise kazanan Alternatif Akım yani Tesla ve Westinghouse ikilisi oldu. Edison’un ürettiği doğru akım ise bir süre sonra tarihe karıştı. Amerika’nın hemen her yerine Tesla’nın alternatif akımı sayesinde elektrik gitmeye başladı. Hatta Nikola Tesla’nın Amerika’ya ilk geldiği gençlik yıllarında gezerken büyük hayalini kurduğu Niagara şelalesinden elektrik üretme projesi, şelaleye kurulan santrallerde alternatif akım kullanılarak gerçekleşmişti. Nereden nereye işte… Ama yine de Tesla ise hiç bir zaman zengin olmadı, böyle bir amacı da yoktu zaten. Alternatif akımdan çok para kazandı evet doğru ama bütün parasını araştırmalarına harcadı kimi zaman araştırmaları için yaptığı harcamalar boşa gitti kimi zamansa geleceğe yön verdi. Neyse yazının sonunda size yine Tesla’nı sözü ile veda edeyim.

Nikola Tesla;

“Bırakın doğruları gelecek söylesin ve herkesi eserlerine ve başarılarına göre değerlendirsin. Bugün onların olsun; ama uğrunda çok uğraştığım gelecek,benimdir.” “İnsan imkansızı başarabilir sözü yetersizdir çünkü insan imkansızın da ötesine ulaşabilir.“