Dünyayı Kurtaran Adam: Vasili Alexandrovich Arkhipov

Şimdi sizi dünyayı kurtaran adamla tanıştıracağım tabi Cüneyt Arkın’da dünya için çok emek verdi ama ben hakikaten dünyayı kurtaran birisiyle tanıştıracağım Vasili Alexandrovich Arkhipov.

1959’da Fidel Castro ve Che Guevara Küba’da Amerika kontrolündeki diktatör Batistayı devirince Amerikada iktidardaki Castro’yu devirmek için Domuzlar körfezi harekatını düzenledi ancak bu harekat Amerika için başarısızlıkla sonuçlandı. Harekattan sonra da Castro Sovyet füzelerinin ülkesine yerleştirilmesine izin verdi tabi bir süre sonra Amerikan istihbaratı Küba’ya yerleştirilen Sovyet füzelerinden haberdar oldu fakat bu sistemlerin ateşlenme sistemleri henüz Küba’ya varamamıştı. 22 ekim 1962’de füzelerin ateşleme sistemi parçalarını taşıyan gemiler Rusya’dan yola çıktı. Bunu öğrenen J.F. Kennedy televizyonlara çıkarak gemilerin geri dönmesini istedi ama sovyet lideri Nikita Kruşcev başkanı hiç dikkate almadı. Bunun üzerine Kennedy benden günah gitti diyerek Küba’ya yaklaşan gemilerin ablukaya alınarak batırılmasını emretti. Küba füze krizi artık iyice tavan yapmıştı Rusyadan yola çıkan bu gemilere ablukayı delmek amacıyla 4 adet denizaltı eşlik ediyordu. İçlerinden biri de Sovyet B-59 tipi nükleer denizaltıydı ve karayiplerin derinliklerindeyken Amerikan destroyerleri tarafından farkedilmişti.

Tabi denizaltı hemen ablukaya alındı. Amerikan gemileri denizaltıyı yüzeye çıkmaya zorlamak amacıyla sulara seri bir şekilde su altı bombaları bırakmaya başladı. Patlayan bombalar denizaltını ciddi şekilde sallayıp sarsıyordu ancak leblebi gibi bomba bırakan Amerikalıların bilmediği bir şey vardı saldırdıkları bu denizaltı 15 kilotonluk bir nükleer bomba taşıyordu. 15 kiloton Hiroşimaya atılan atom bombası kadar güçlü bir bomba demek. Denizaltı patlamalar yüzünden bir iletişim kesintisi yaşamış ve 4 gündür Moskova ile iletişim kuramıyordu ve denizaltı kaptanı ne yapacağını da bilemiyordu. Ayrıca denizaltıdaki sıcaklık çok fazla artmıştı çünkü bombalardan dolayı havalandırma sistemi bombalardan dolayı zarar görmüştü.


En sonunda kaptan torpidoyu ateşlemeye karar vermişti, sinirler iyice gerilmişti. Zaten ölüme mahkum gibi görünüyorlardı, ölmeden önce torpidoyu ateşleyecekler kendileriyle birlikte çevresindeki amerikan destroyeri ve uçak gemisini denizin dibine gömeceklerdi. İşte tam da o anda Vasili Alexandrovich Arkhipov devreye girdi. Karısının söylediğine Arkipov sakin ve mütevazı biriydi bu özellikleri sayesinde de konuşarak kaptanı sakinleştirmeyi başardı.Denizaltının güvende olduğunu bombaların denizaltına isabet etmediğini söyledi. Ayrıca kaptana saldırı emrinin denizaltında bulunan 3 kıdemli subayın ortak kararı olarak olmasına gerektiğini anlattı. 3 kıdemli subaydan biride Arkipov’du ve oylama da hayır oyu verdi. Böylece nükleer saldırı yapılmadı ve olası bir nükleer savaşın önüne geçti.

Sonra ne mi oldu ? Rus denizaltısında olan tüm bu şeyler denizin üzerindekilere anlatılmadı. Krusçev ve Kenedy anlaştıklarını açıkladılar, ve bu kriz böylece sona erdi. kriz sona erdikten sonra arkhipov görevine devam etti. 1975 yılında kirov deniz harp okulu’nun başına getirilen arkhipov, 1985 yılına kadar bu görevini sürdürdü. 1991 yılında ise verdiği karardan çok kimsenin haberi olmadan vefat etti.