Atatürk’ün 16 Yaşında Katılmak İçin Okuldan Kaçtığı Savaş: 1897 Osmanlı – Yunan Savaşı

1821 Yılında Yunanlılardan başlayan milliyetçilik akımı isyana dönüşmüş ve 1832 yılında isyan başarılı olmuş ve imzalanan İstanbul Anlaşması ile Yunanlılar bağımsızlık kazanmıştır. Yunanlılar için 1832 yılında sonuçlanan bu olay bir  “bağımsızlık savaşı” olarak nitelendirilirken Osmanlı için bir Yunan isyanı olarak nitelendiriliyordu. Fakat bu savaşın sonucu çok ağır olmuş Yunanlıların isyanı sırasında Türklere yaptığı katliamlar çok büyük tepki çekmiş İstanbul’da Türk ve Rum halkı arasında şiddetli çatışmalar ortaya çıkmış binler sivil hayatını kaybetmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu 19. yy da bir çok sıkıntıyla karşı karşıya kalıyordu. Fransız ihtilali ile ateşlenen milliyetçilik akımı Avrupa’da bir çok kavmi ayaklandırdığı gibi Osmanlı’da ki bir çok azınlığa cezbetmişti. Osmanlı’da ilk ayaklanan devlet Sırplar olmasına rağmen sistemli ve düzenli bir şekilde ayaklanmayı Yunanlılar gerçekleştirmiştir. Yunanlılar bağımsızlığını kazandıktan sonra gözünü Osmanlı’nın diğer topraklarına çevirmişti. Yunanlıların diğer hedefi Girit adası oluştu ancak İngilizler ve diğer büyük devletlerden gerekli desteği alamamışlardı bunun üzerine Yunanlılar Osmanlı idaresinde ki Rumları Osmanlı’ya karşı kışkırtmaya başladı. Osmanlı padişahı II. Abdülhamit Yunanlılara karşı bir savaş istemiyordu bunun sebebi ise Osmanlı’nın 93 harbiden sonra ki perişan haliydi. Bu yüzden padişah mümkün olduğunca savaştan kaçınmaya çalışıyordu. Daha sonra ki süreçte Yunanlılar Girit adasına çıkarmalar yaparak, Girit adasında yaşayan Türkleri katletmeye başladı, Osmanlı Devleti bu olay karşısında İngiltere, Fransa gibi devletlerin bu savaşı engellemesini beklemiş ancak bu devletler gerekli müdahaleleri yapmamışlardı.

II. Abdülhamit son ana kadar barış yanlısı olmasına rağmen Yunan çetelerinin sınırı taciz etmelerinden sonra Yunanistan’a savaş ilan etti. Osmanlı ordusu ve halk bu savaş ilanına çok sevinmiş ve büyük bir coşku ile Yunan sınırına ilerlemeye başladılar. Hatta Mustafa Kemal Atatürk daha 16 yaşındayken bu savaşa katılmak için okuldan kaçmıştı.  Osmanlı devleti Yıldırım harbi ile Yunanlıları ilk küçük çaplı savaşta mağlup etti . Yunanlılar bu mağlubiyetten sonra büyük miktarda yığanağı Dömeke mevkine yaptı savaşın galibi bu savaşta belli olacaktı. 17 Mayıs 1897 tarihinde Dömeke’de Yunanlıların savunma yaptığı savaş çok şiddetli geçti ve savaş Osmanlı İmparatorluğu’nun galibiyetiyle sonuçlandı.  Kalan Yunan askerleri düzensiz bir şekilde Atina’ya doğru kaçtı. Osmanlı son bir taarruz yaparak Yunanlıları bitirmeyi ve Atina’ya girmeyi hedefliyordu. Yunanlılar İngiltere’den yardım istemiş Rus Çarlığı’da Osmanlı’yı tehdit ederek ” Atina’ya girerseniz bizde Erzurum’a gireriz” tehdidinde bulunmuşlardı. Başka bir savaşı göz önüne alamayan II. Abdülhamit istemeye istemeye de olsa Yunanlılarla 1897 yılında İstanbul Antlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır. Osmanlı cephede kazandığı savaşı masada kaybetmiştir.