Silent Hill (Sessiz Tepe)’nin Gerçek Hikayesi

Bir zamanlar kasaba halkının dolaştığı,çocukların koşturdukları sokakları,caddelerin dumanlarla kaplı olduğunu düşünün. Issız,sessiz…

Bu durum size bir oyunu ya da korku filmini anımsatmış olabilir. Evet,hepsi gerçek. Beyazperdeye uyarlanmış ve dünyanın en popüler korku oyunlarından ‘ Silent Hill (Sessiz Tepe) ‘ye ilham olmuş ve sırrı hala günümüzde dahi çözülememiş gizemli kasabayı ele alacağız.

Silent Hill,1999 yılı yapımı olan ve lanetli bir kasabada geçen korku oyunudur. Serinin ilk oyununda Harry adında ki adam kızıyla seyahat ederken yolun karşısında çıkan küçük bir kız çocuğu nedeniyle kaza geçirir. Uyandığında, kızının gitmiş olduğunu fark eder ve onu aramaya başlar. Kendisini Silent Hill adlı kasabada bulmasıyla olaylar başlar.

Sürekli yangın,sis ve duman altında olan bu kasaba oyundaki kasabaya benzerliğiyle dikkat çekmektedir. 1856 yılında başlayan maden çalışmalarının öncülerindendir Pensilvanya’da bulunan ‘ Centralia ‘. 1950’li yıllarda yaklaşık 2700 kişinin yaşadığı yerleşim yeri kömür kaynakları ile ünlü bir Amerikan kasabasıdır.

Kasabada restoranlar, okullar pek çok mağaza, bir banka, beş tane otel ve yedi tane kilise olduğu bilinir. 1962 yılında kasabada ki asfaltların birinde sebepsiz yere başlayan yangın kasaba halkının büyük bir panik yaşamasına neden olmuştur. O tarihte başlayan ve günümüzde de devam eden yer altı yangınıdır. Yangın 1980-1990’lı yıllarda tüm kasabanın altına yayılmıştır. Bu yangınların en az 200-250 yıl daha süreceği iddia edilmiştir. Kasaba halkı bu yangınları zaman zaman kendi imkanlarıyla söndürmeye çalışmışlardır ancak başarılı olamamışlardır. Bu olaylardan yaklaşık yirmi sene sonra yapılan araştırmalarda kasabanın bazı yüzeylerinin 80 dereceye ulaştığı,alevlerin merkezine doğru yaklaşıldığında sıcaklığın 500 dereceye ulaştığı tespit edilmiştir. Bu yangınlardan dolayı da çok fazla zehirli gaz çıktığı tespit edilmiştir. Bu yangınların doğal sebeplerden olduğu savunurken, kasabadaki çöplerin yetkililerce yakıldığı sırada alevlerin madenlerin içine sıçradığı ve doğal yapı nedeniylede bu yangınların söndürülemediği görüşündeler.

Çarpıcı olaylardan biriyse o zamanlar on iki yaşında olan Todd Domboski adında ki çocuk babaannesinin arka bahçesinde oyun oynarken bahçede bir anda oluşan 4 metrelik bir yarığın içine düşer. Çukur en derinin yaklaşık 170 derece olduğu tahmin edilmektedir. Çocuğun soluduğu tek şey karbonmonoksittir. Todd düştüğü esnada kuzeni tarafından fark edilir ve çıkarılır.

Olay gazetelere yansıdığı için dünyanın gözü bir anda bu kasabaya çevrilmiştir. Yangınların artmasıyla birlikte hükümet insanları bu yerleşim yerinden yavaş yavaş uzaklaştırmaya başlar. Bir süre sonra şehir tamamen boşaltılır. 2002 yılında şehrin posta kodu 17927 numarası iptal edilir ve şehrin artık var olmadığının resmi kanıtı olmuştur. Sadece bu kasaba değil, kasabanın etrafında bulunan 61 numaralı otoban ise yolda oluşan çatlak ve çökmelerden dolay yetkililer tarafından kapatılmıştır.

Kasabada pek çok yerleşim yeri küle dönerken tek bir yapı sağlam kalmıştır. O da 1900’lü yıllarda yapılmış olan bir kilisedir. Şuan bu yerleşim yerinde yaşayan sadece dört kişi olduğu tahmin edilmektedir. Bu bölgede yangınlar başladığında çok garip olaylarda rapor edilmiş ve farklı teoriler üretilmeye başlanmıştır. Rapor edilen en garip olaylardan biriyse 2003 yılında 34 yaşında bir kadının başına gelmiştir. Kadın, Centralia’dan geçerken bir mezarlığın önünde arabası bozulur,yardım çağırmak için telefon etmeye çalışan kadının telefonu bu bölgede çekmez\çalışmaz. Yolun sonunda bir polis istasyonu olduğunu fark eder ve o yöne doğru yürümeye başlar.İstasyona vardığında kapının kapalı olduğunu fark eder ancak içeride ışık yanmaktadır ve camlarda buhar oluşmuştu. Eliyle buharları silen kadın içeride tuhaf yaratıklar olduğunu görür. Korkuyla oradan uzaklaşan kadın kendisini bir kasabaya bırakması için bir kamyon bulur ve oradan uzaklaşır.

Bu garip yangınlara neyin neden olduğu hala bilinmemekte ve yetkililer tarafından kesin bir açıklama yapılamamaktadır. Bölgeye gelen ziyaretçiler bu yıkık kentin arasında gizemler olduğuna inanır ve bazen kendilerini bir şeyin izlediğini söyler. Bir kısımda Centralia’nın cehennemin yeryüzü kapısı olduğunu söylemektedir.

*Peki sizin düşünceniz nedir? Bu yangınlar doğal yollardan mı oluşmaktaydı yoksa esrarengiz olaylar tetiklemiş olabilir miydi?

**bu yazı çeşitli kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır.