Dinozorlar Nasıl Bu Kadar Büyümüşlerdi?

Dinozorlar, Dünya’da yaşamış en büyük kara hayvanlarından bir tür. Diz boyundaki dinozorlardan apartman uzunluğundaki dinozorlara kadar çeşit çeşit olan bu canlılar, milyonlarla yıl önce yaşadılar. Peki bazıları neden çok büyüklerdi?

Dinozorların büyük bir göktaşı yüzünden (ya da sayesinde) soylarının tükendiğini biliyoruz. En baştan alıp dünyanın ilk dinozoruna gidelim. Eoraptor adı verilen 1 metrelik ufak yaratığın yaşadığı zamanlarda (Triassic Dönem), birçok dinozor aşağı yukarı Eoraptorlar ile aynı boydalardı.

Ancak volkanik patlamalar Eoraptorların rakiplerini ortadan kaldırıp Jurassic Dönemi’ni başlatınca işler değişmeye başladı. Yeni türler ortaya çıktı, otoburlar büyümeye başladı; otoburlar büyüyünce onları yiyen etoburlar da gelişti.

Dilophosaurus gibi avcı sınıfındaki dinozorlar 6 metreye ulaştı. Ancak bu boyutlar devrin asıl “baba dinozorları” için hiçbir şey ifade etmiyordu. Prosauropods adı verilen otobur canlılar, ortalama bir zürafadan daha büyük olmasalar da iç yapıları bir kuşunkiyle oldukça benzerdi. Bu durum da gelecekte onların gelmiş geçmiş en büyük dinozorlara evrilmesinde büyük rol oynuyordu.

Daha yakından inceleyecek olursak, özelleşmiş akciğerler ve hava keseleri bu canlıların daha fazla oksijen almasına izin verdi. İskeletleri de sağlam bir pal peteği yapısına gelince daha da hafifleşti. Milyonlarca yıl sonra ise karşımızda daha farklı bir tür doğmuş oluyor.

Triceratops ve Stegosauruslar gibi Ornithischian türü dinozolar ise bu tarz hava keselerine sahip olmadıkları için çok büyüyemediler. Ancak Brontosaurus, Diplodocus ve Brachiosaurus gibi Sauropod türündeki dinozolar ise hava keselerini çok verimli kullandıklarından devasa boyutlara ulaşabildiler. Bunların da benzerlerinde olduğu gibi hafif ve nispeten daha zayıf kemikleri vardı.

Asıl mesele ise sadece bundan ibaret değil. Büyük olabilmenin en temel sebebi, hayatta kalabilme. Büyük canlılar, avcı türlere karşı harika savunma yeteneklerine sahip oluyorlardı. 26 metre ve 55 tona ulaşabilen en büyük dinozorlar ise devasa vucütlarına yetecek besini, üst taraflardaki meyve ve bitkilerden karşılıyorlardı.

Hatta Brontosaurus, günde 45 kilograma kadar yaprak, ağaç gövdesi ve dallarını yiyebiliyor ancak enerjilerini etraftan sebze-meyve bulmaya harcayamıyorlardı. Bunun yerine kendilerini belli bir süreliğine bir yere sabitliyor ve uzun boyunlarını kullanarak saatler boyu oradaki ağaçları bir mısır koçanı haline getiriyorlardı. Yedikçe büyüyen, büyüdükçe yiyen bu canlılar zaman içerisinde yavrularına da aynı mantığı yerleştirdiler.

Sonuç ise şu ana kadar yaşamış en büyük kara canlıları oldu: Titanosaurus, Dreadnoughtus, Patagotitan ve Argentinosaurus. Hepsi de 20 metreyi kolaylıkla aşan canlılar. Elbette hiçbirinin gücü bir asteroide yetmiyor.