Türkiye’de Kadın Olmak Zor. Peki Ya Erkek Olmak ?

Ekşi Sözlük yazarlarından ” typhon 666 ” Türkiye’de erkek olmanın zorluklarını anlattığı işte o muhteşem yazı.

Daha doğar doğmaz sana sormadan senin fikrini almadan cinsel organının bir kısmını keserler.. sonra okul başlar. eğer ortamın popüler cool çocuklarından olamazsan, pek de bir değerin yoktur.. Hatta sürekli sana sataşan, dalga geçen canını sıkan birileri olursa, toplum içinde düzenli olarak aşağılanırsın ve daha ergenliğe bile girmeden eziklik ile tanışırsın.. Eğer ortalama bir batı kentindeysen, bitmek bilmeyen periyodik suçlamalar başlar sana karşı.. Siz erkekler böyle kötüsünüz siz erkekler şöyle kötüsünüz.. Siz erkekler sevgiden anlamazsınız siz erkekler abazasınız vs.vs… Sanki koca bir cinsiyetin tamamı sosyopat or… çocuklarından oluşuyormuş ve onlardan biriymişsin gibi 7/24 baskıcılıkla, hayvanlıkla, abazanlıkla, uçkurunun derdinde olmakla, faşistlikle suçlanırsın.. ne de olsa Türkiye’de erkek olmak çok güzel bir şey ya..Tipinin olmaması önemli değildir derler, ama paran yoksa hiçsindir. itibarın yoksa hiçsindir. karizman yoksa hiçsindir. sürekli kadınları cinsel obje olarak değerlendirmekle suçlanırsın, ama pahalı bir araban yada yüksek bir maaşın yoksa vay haline.. Cılız, kassız, omuzsuz, kısa boyluysan vay haline. ne de olsa tip o kadar da önemli değil. bu arada “kadınlar eziliyor”dur hep. öyle ya da böyle, lisede ya da üniversitede, şanslıysan kendine bi’ partner bulabilirsin belki. ama cinsellik? yoo, hayır dostum. sevişmek de yok. önce bin bir türlü nazı tribi çekmen, saçma sapan standartları karşılaman ve gönlünü alman lazım.

bu arada kadınların çalışmasına bile zar zor izin veriliyordur. üniversitelerin toplam nüfusunun, özellikle de sözel alanlarda %60a yakınının kadın olmasına aldanma. okuduğun bölümde 10 kadın hoca varken, 2 tane erkek olmasına aldanma. kadınlar eziliyor. kadınlar ezildiği için, evin erkeği olmalısın, iyi bir işin olmalı. para kazanmalısın ki tercih edilesin. muhtemelen tam da bu yüzden, aslında istemediğin bir bölümde okuyacak, istemediğin bir işte çalışacaksın. ömrünün ortalama 45 yılı bununla geçecek. alışsan iyi olur. çünkü sen erkeksin. üç kuruş ücret karşılığı paralı köle olmak, senin egemenliğinin simgesidir.herkesin ağzında tek bi söz vardır: “kaç tane bakan, başbakan, başkan, cumhurbaşkanı, ceo, dolar milyarderi kadın var?” bu söze alışsan iyi olur. çünkü içinde bulunduğun bu saçma sisteme karşı çıktığında hep sana bunu söyleyecekler. söz konusu “prestijli konum”ların hali hazırda zaten dünya nüfusunun %1ini kapsamasına, o konumlarda olmayan erkeklerin dünyanın %99unu oluşturduğuna aldanma. “kömür madeninde göçük altında kalan, 500 metre boşlukta göktelen camı silen, saati 1$’a trafikte kıyma olma ihtimaline rağmen 30 dakika içinde sana pizza yetiştirmeye çalışan, her gün takıldığın kamu alanlarında bok temizleyen, inşaatta amelelik yapan, taşındığında 250 kiloluk buzdolabını senin için sırtlayan kaç tane kadın var?” diye sakın sorma. “sokakta gördüğün evsizlerin, şarapçıların kaç tanesi kadın?” diye sorma. ne haddine senin sormak? çünkü erkek olmak güzel bir şey ya..

bu arada üniversiteyi de bitirdin ama o da ne? askerlik diye bir şey var. daha çocuk yaşta sırf cinsiyetin öyle olduğu için cinsel organını kestikleri yetmemiş gibi, şimdi de hayatının en kritik anında sırf erkeksin diye seni zorla askere alacalar özgürlüğünü, bütün temel insan haklarını elinden alacaklar. ama sakın karşı çıkma. askere gitmeyene kız da vermezler, işe de giremezsin. çünkü Türkiye’de erkek olmak çok kolay ya..

hadi askerliği de atlattın. uygun bir partner bulup evlendin de. ama işler düşündüğün gibi gitmiyor. çocuk yapmak istiyorsun, ama kadın istemiyor. “benim bedenim, benim kararım.” çocuğun olmadı. çocuk istemiyorsun, ama kadın çocuk istiyor. “benim bedenim, benim kararım.” tebrikler, istemediğin halde nur topu gibi evladın oldu! artık erkekse 18 yaşına kadar, kızsa geberene kadar ona bakmakla hükümlüsün. evet, can sıkıcı ama, çocuğun sırf erkek olduğu için senden sonsuza kadar otlanamayacak. nereye bakarsan çifte standart? ama öyle deme, Türkiye’de erkek olmak çok güzel ya.. Oldu ya evliliği yürütemediniz ve boşanmaya mı karar verdiniz? geçmiş olsun.. bütün mal varlığının yarısı kaybettin. çünkü gerizekalı gibi evlenmeden önce sözleşme yapmamıştın. ama bir dakika, niye yapmadın? yoksa sözleşme istedin diye kadın “bana güvenmiyorsun” diye trip atmış olmasın? neyse artık önemi yok. buralara kadar geldin, biraz daha devam et.
it gibi çalışarak, paranın bir kısmını artık beraber olmadığın bir kadına ödeyerek ömrünü sürdürdün ve artık emekli olma vakti. hadi oradan. herhangi bir kadına göre 5 yıl daha fazla çalışacaksın. niye? çünkü Türkiye’de erkek olmak çok güzel bir şey ya..

bu arada, ortalama bir erkeğin ömrünün ortalama bir kadından 5-10 yıl daha kısa olduğunu biliyor muydun? aynı zamanda intihar edip ölen erkeklerin sayısının, kadınlara oranla 3 kat daha fazla olduğunu? herhangi bir suç işlendiğinde herhangi bir kadın gibi “mağduriyetini” kullanamayacağın için daha fazla ceza alacağını? “kadın hastalıkları” temalı medikal sorunlar için ayrı fonlar varken erkekler için böyle bir yatırım olmadığını?

bunların hiç biri önemli değil. çünkü Türkiye’de erkek olmak çok güzeldir ama Türkiye’de kadınlar her zaman eziliyor. ne dersen de, her zaman bir bahane, karşı cevap, susturup utandırma çabası, aşağılama, suçlama var. kadınların bitmek bilmeyen mağduriyeti, tam olarak böyle bir şey.

Kaynak: Ekşi Sözlük – “typhon 666”