TSK’nın Bahar Kalkanı Harekatı’nda Kullandığı Silah Teknolojileri

Ülkemiz, savunma sanayii konusunda kendisini bir hayli geliştirdi. Ürettiğimiz pek çok askeri aracı hem sahada aktif olarak kullanıyor hem de diğer ülkelere ihraç ediyoruz. Askerlerimizin kullandığı tüm silahlar üstün ve güncel teknolojilerle doldurulmuş durumda ve TSK, bu silahlarla düşman hedeflerine adeta ölüm saçıyor. Peki Türkiye, İdlib’de gerçekleştirdiği Bahar Kalkanı harekatında hangi silahları kullandı?

 

Şimdi sizlere, Türkiye’nin Suriye’deki Bahar Kalkanı harekatında kullandığı silahlar ve bu silahların sahip olduğu teknolojilerden bahsedeceğiz.

İHA ve SİHA’lar

Bayraktar TB-2

Türkiye’nin gururu olarak da bilinen ve özellikle de şu sıralar diğer ülkelerin de etkilendiği Bayraktar TB-2, TSK’nın havadaki gözü olarak tanımlanabilir. 25 saat havada kalma yeteneğine sahip olan TB-2, gerçek zamanlı görüntü aktarımı ve görüntü arşivleme işlemlerini yapabiliyor. 27 bin feet yükseklikte görevlerini icra edebilen TB-2, hedefleri lazerle işaretleyebiliyor.

Bayraktar TB-2’nin 12 metre kanat açıklığı ve 6.6 metre de gövde uzunluğu bulunuyor. Yüklendiği füzelerle de hedefleri imha edebilen TB-2, sahip olduğu lazer işaretleme yeteneği sayesinde de özellikle de F-16’larımız için yardımcı oluyor. Son dönemlerde tüm haber kanallarında yer alan bombardıman görüntülerinin büyük bir çoğunluğu, TB-2’nin marifetlerini gözler önüne seriyor.

ANKA

Bir diğer insansız hava aracımız da ANKA. TAI tarafından geliştirilmiş olan ANKA, 24 metrelik kanat açıklığıyla dikkatleri üzerine çekiyor. 40 bin feet yüksekte uçabilen ANKA, 750 kilograma kadar faydalı yük taşıyabiliyor. TSK’nın etkili silahlarından bir tanesi olan ANKA, 24 saate kadar havada kalabiliyor.

Roket ve balistik füze silahlarımız

T-155 Panter

Türkiye, T-155 Panter’i uzun yıllardır kullanıyor. Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu tarafından geliştirilen T-155 Panter’ler, 40 kilometre menzile sahip ve dakikada 6 atış yapabiliyor. Düşmana obüs topları fırlatan T-155 Panter, hedefleri başarılı bir şekilde imha edebiliyor.

T-122 Sakarya (çok namlulu roketatar)

T-122 Sakarya, tekerlekli ya da paletli askeri araçların üzerine takılabiliyor. Tamamen doldurulduğunda birbirinin peşi sıra gönderilen roketler, düşman mevzilerini yok edebiliyor. 122 mm çapındaki roketleri fırlatma yeteneğine sahip olan T-122 Sakarya, 40 kilometrelik menzile sahip. Bugün Rusya, ABD ve Türkiye gibi ülkeler bu tarz çok namlulu roketatarları aktif olarak kullanıyor.

J-600T Yıldırım II (balistik füze)

Balistik füzelerin en önemli yeteneklerinden bir tanesi, yüksek hareket kabiliyetine sahip olmasıdır. İşte J-600T Yıldırım II de bu yeteneğe sahip olan bir balistik füze. Değerli görülen düşman hedeflerini imha etmek için kullanılan J-600T Yıldırım II, özellikle de hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirmek için kullanılıyor.

T-155 Fırtına Obüsü

İçerisinde 5 mürettebat bulundurabilen T-155 Fırtına Obüsü, 40 kilometre menzile sahip. 2004 yılından beri Türk Silahlı Kuvvetleri envanterinde bulunan T-155 Fırtına Obüsü, ADOP-2000 sistemini içeriyor ve sahada düşmana korku salıyor. Otomatik namlu yol kilit sistemine sahip olan T-155 Fırtına, düşmanın karşı ateşinden kolaylıkla kurtulabiliyor.

MAM-L Akıllı mühimmat

Roketsan imzasıyla üretilen MAM-L akıllı mühimmatlar, İHA ve SİHA’larda aktif olarak kullanılıyor. 160 mm çapında olan MAM-L, sabit ve hareketli hedeflerin yok edilmesinde etkin rol alıyor. 8 veya 14 kilometre menzili bulunan MAM-L, 1 metre uzunluğu ve 22 kilogramlık ağırlığı ile dikkatleri üzerine çekerken genellikle ağırlığın önemli olduğu görevlerde kullanılıyor.

Kasırga

Kasırga için TSK’nın göz bebeği diyebiliriz. Tamamıyla yerli üretim silahlarımızdan bir tanesi olan Kasırga, 120 kilometre uzaklıktaki düşman hedeflerini bile seri ve etkili bir şekilde ateş altına alabiliyor. 302 mm güdümlü füzelere sahip olan Kasırga, taş üstünde taş bırakmıyor.

Toros 230A (çok namlulu roketatar)

Toros 230A, tek bir roketatar olarak düşünülmemesi gereken bir sistem. Fırlatma, lojistik, bakım ve yangın komuta-kontrol olarak isimlendirilen 4 farklı araçtan oluşan Toros 230A, TÜBİTAK tarafından geliştirilmiş olan ve üretimine devam edilen silahlarımızdan bir tanesi. Toros 230A hem yakın hem de 100 kilometre mesafedeki hedefleri başarılı bir şekilde yok edebiliyor.

Tanklarımız

M60 T Sabra

Türkiye’nin 200’e yakın M60 T Sabra tankı bulunuyor. Türkiye için özel olarak modifikasyon edilen tanklar, 120 mm’lik top atışlarının yanı sıra 7.62 mm’lik makineli tüfek sistemine de sahip. Tehdit uyarı, uzaklık ölçüm ve gece görüş gibi sistemlerinin bulunduğu M60 T Sabra, 450 kilometre hareket menziline sahip ve zorlu koşullar altında da rahatlıkla kullanılabiliyor.

Uçaklarımız

F-16

F-16’lar, Türkiye’nin uzun yıllardır aktif olarak kullandığı savaş uçaklarının başında geliyor. Şu sıralar Rusya’nın Suriye’deki hava sahasını Türkiye’ye kapatması nedeniyle sınırın ötesine geçemeyen F-16’lar, Türkiye hava sahası üzerinden de askerlerimize yeterli miktarda destek sağlayabiliyor. Türkiye, Suriye hava sahasını kullanmaya başladığı takdirde rejim güçlerinin hiçbir etkisinin kalmayacağını açıkça belirtmek gerekiyor.

V/UHF karıştırma sistemlerimiz

Milkar

Günümüzdeki silahlar, sadece top ya da balistik füzeler içermiyor. Öyle ki karıştırma sistemleri, düşmanlara sahada ciddi anlamda zorluk yaşatabiliyor. Elektronik saldırı silahlarından bir tanesi olan Milkar, düşmanların radyo frekanslarını kullanılamaz hale getiriyor. Aktif çatışmalar sırasında kullanılan Milkar, düşmanların birbirleriyle olan iletişimini sıfırlayarak bölgedeki askerlerimize önemli bir avantaj sağlıyor.

Koral

Aselsan tarafından üretilip, 2016 yılından beri kullanılmaya başlayan Koral da Milkar’a benzer bir yapıya sahip. Esas amacı düşman radarlarını karıştırmak, şaşırtmak ve aldatmak olan Koral, Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın bir numaralı yardımcısı. Türkiye’de şu an 5 adet olduğu bilinen Koral ile ilgili çalışmalar devam ederken bu sistemin S-400’ün radar sistemini bile bozabileceği ifade ediliyor.

Zırhlı araçlarımız

Kirpi

Türkiye’nin uzunca bir süredir kullandığı Kirpi isimli zırhlı araçların özellikle de yeni nesil versiyonları, askerlerimizin koruyucusu oluyor. Zorlu koşullarda bile rahatlıkla kullanılabilen Kirpiler, sahip olduğu sistemlerle balistik füzelerden bile korunabiliyor. Farklı versiyonları bulunan Kirpiler, 10 mürettebata kadar taşıyabilecek şekilde geliştirilmiş durumda.

BMC 380-26 P

İsmini, 380 beygirlik motor gücünden alan BMC 380-26 P’ler, TSK’nın hem sınır içi hem de sınır dışındaki etkili araçlarından bir tanesi. Özel amaçlar için uygun olan zırhlı araçlarımız, üzerine eklenen çeşitli ekipmanlarla kullanılabiliyor.

Zıpkın

Tamamen bilgisayarlar üzerinden kontrol edilen Zıpkın, her türlü hava koşullarında aktif olarak kullanılıyor. Belirlenen hedeflere karşı otomatik olarak füzeler gönderebilen Zıpkın, gerektiği durumlarda uzaktan kumanda ile de kontrol edilebiliyor. 8 kilometre menzile sahip 4 adet atışa hazır Stringer füzeye sahip olan Zıpkın, bir de otomatik makineli tüfeğe sahip.

Pars 4×4

4 kişilik mürettebatı bulunan Pars 4×4 özellikle de derin ve akıntılı sularda TSK’nın en büyük yardımcılarından bir tanesi. Türlü zorlukların üstesinden gelmeyi başaran Pars 4×4’ler, su altında kolaylıkla hareket edebilmek için arka kısmında iki adet pervane de bulunduruyor.

İşte Türkiye, Suriye’nin İdlib bölgesinde gerçekleştirdiği Bahar Kalkanı harekatı kapsamında başlıca bu silah ve silah teknolojilerini kullanıyor. Elbette bu silahların tek başına hiçbir işe yaramayacağını ve asıl önemli olanın bu teknolojileri kullanan askerler olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bizler de Webtekno ekibi olarak, bütün askerlerimiz için başarılı bir operasyon temenni ediyor, ayaklarına taş değmemesini diliyoruz.