Doktora Şiddetin Örneklerinden Biri

Sene 99, internüz. Hacettepe acilde nöbetçiyiz. Ateşli silah yaralanması değil ama bıçakla kulağı kesilen ama tam da kopmayan bir hasta geldi. Bi çeşit gözdağı verme hadisesiydi hatırladığım. Plastik cerrahi konsültasyonu istendi ama bir türlü gelemedi asistan arkadaş.

Acilde rotasyonda olan asistanımız da durumun ciddileşeceğini farkedip kayboldu ortalıktan. Bir süre sonra acile 15-20 tane siyah takım elbiseli adam doluştu. Başbaşayız. Plastik cerrah gelmedikçe ortam geriliyor. Alkollü olan biri iyice coştu “Nerde ulan bu plastik cerrah. Gelsin hemen yoksa topuğuna sıkacağım” diyor başka da laf söz dinlemiyor.

Diğer hastalar birkaç intern ve bir düzine mafya elemanı bekleşiyoruz gerginlik tavan Plastik cerrahi ameliyata girdi haberi gelmesin mi! Silahlar görünüyor naralar bağırış çağırış iyice Teksas oldu mu bizim acil. Hastayı takip eden de 1.60 boyunda 50 kilo ya var ya yok hatun intern kişisi Elvan (kulakları çınlasın). Odadan dışarı koridora çıkışını ve “ulan bir saattir kolum koptu tampon yapmaktan, sikerim sizi de kesik kulağınızı da mafyanızı da” diye çıkışını hatırlıyorum.

O koca koca adamlar anında pısıp önlerini ilikleyip kusura bakma dohtor hanım diyerek anında dışarı çıkmışlardı. Yani böyle acil basmalar filan hep vardı ama bir şekilde doktora saygı da vardı. Mevcut çığırından çıkmış hasta/hasta yakını halleri doktoru değersizleştiren sağlık politikalarının ve cehaletin kutsanmasının sonucu bence. Yazık oldu aslında güzel, potansiyeli yüksek ülkeydi be